25 Temmuz 2014 Cuma

Okumak ya da Okumamak!

Yazı, insanlık tarihinde en büyük keşiftir.İlkel toplumlar, figürler ile kendi yaşamlarını ve kültürel değerlerini mağara duvarlarına ve taşlara yansıtmışlar.Medeniyet dediğimiz kurgu, günümüze dek evrimsel sürecin bir parçası olarak, gelişimini sürdürmüş ve günümüzdeki halini almıştır. Eğitim, artık binlerce km uzakta sağlanabiliyor. Okumak sadece okumak kalıyor geride...
            Peki, medeniyetin, yazının keşfiyle bugünkü halini alması ne kadar olumlu? İnsanlık tarihinde, hiç bir dönemde bu kadar nüfus bir arada yaşamazken, insanları tehdit eden teknolojik gelişmenin ileride nesillere ne kadar zarar vereceği tartışılır. Apaçık gelecek nesil kuru bir Dünya ile karşı karşıya.
Gençlerimizi eğitime tabi tutarken, onların maddi kazanımlarını önemseriz, mesleki seçimlerinde de bu ön planda değerlendirilir. Ama unutulmuş ve bir kenara terk edilmiş, iyi insan olma,erdem ve sevgi kavramlarını eğitimde yeterince aşılıyor muyuz? Bugün bir İsrailli eğitilirken sevgiden mahrum eğitiliyorsa, diğer toplumlara kin ve nefret ile bakması öğretiliyor sa, bu Dünya'nın sorunudur.Çocuklar sevgi ile büyütülmesi gerekirken, içlerinde öfke ve kin ile eğitildiklerinde, o kini ve öfkeyi yermek imkansız hale gelebiliyor.
            Hani temel eğitimde önemli klasikler okutulur, ve serüvenden serüvene koşarız ya okurken...
işte tüm Dünya da ortak bir eğitim sistemi ile ulusların çocukları birbirine özlemle merak ile eğitimleri verilmeli.
Okumanın temelde en iyi şekilde verilmesi ve insancıl olması çok önemli.Hani Nükleer enerji var ya! Önemli ve faydalı... ama Nükleer Bomba da var... Ürkütücü!
İşte eğitim ile bir Dünya yok edilebilir. Ya da bir Dünya birleştirilebilir, sevgi ile gelişen bir DÜNYA....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder